İsrail vizesi aldık ama Filistin’e gidiyoruz. Maalesef Filistinlilerin bir devleti yok. Filistin ismi de zaten planlı bir şekilde İsrailliler tarafından unutturulmaya çalışılıyor. Ancak soran herkese inatla Filistin’e gittiğimizi söylüyoruz.
Akşam namazı ve ziyaret için Mescid-i Aksa’ya hareket ediyoruz.
Kontrol noktasını geçtikten sonra Kubbetüssahra’nın büyüleyen o muhteşem görüntüsü karşımıza geliyor.
Kubbetüssahra yapı olarak dünyada Mescid-i Aksa’dan daha fazla bilinmektedir. Nedeni ise İsrail devletinin Mescid-i Aksa’yı unutturmak istemesidir.
Yahudiler ahirette kurulacak olan sırat köprüsünün de zeytin dağı ile Mescid-i Aksa arasına kurulacağına inanıyor.
Halil Kapısı önündeki meydan hala onun adını taşımaktadır.
Zeytin Dağındaki ikinci durağımız Hazreti Selman-ı Farisi’nin kabri oldu.
Ağlama duvarı Yahudilerin yer yüzündeki en kutsal mekanları.
Kudüs’teki üçüncü günümüzde üç din için de büyük önem arz eden bir mekanı ziyaret ediyoruz.
Osmanlı’nın İstanbul Medine demiryolu projesi kapsamında demiryolu Kudüs’ten de geçirilmiş.
Hazreti İbrahim’i evinde ziyaret etmek için yola çıkıyoruz.